Çernobil Faciasının Yok Ettiği Futbol Takımı: FC Pripyat

FC Pripyat, Çernobil’in her şeyi değiştirdiği 1986 yılının Nisan ayında, hem oynayacağı kupa yarı finaline hem de yeni stadına taşınmaya hazırlanıyordu. Bu yazıda, takımın eski kaptanı ile birlikte o günlere dönüp gelişmekte olan bir şehrin ve onun futbol takımının bu ani ve üzücü sona nasıl geldiğini hatırlayacağız.


1986 yılının 26 Nisan sabahında bir helikopter, Ukrayna’nın kuzeyindeki bir futbol sahasına iniş yaptı. FC Pripyat oyuncuları, o öğleden sonra FC Borodyanka ile karşılaşacakları kupa yarı finalindeki büyük maça hazırlanıyorlardı.

Koruyucu kostüm giyen ve radyasyon dedektörleri taşıyan adamların helikopterden inişini izlediler. Dedektörler sesli uyarı verdiğinde, helikopterden inen adamlar futbolculara maçın oynanamayacağı bilgisini verdi. Çernobil olarak da bilinen, yakınlardaki Vladimir Ilyich Lenin Nükleer Santrali’nde bir kaza meydana gelmişti.

Pripyat, nükleer santralden birkaç kilometre, Çernobil şehrinden ise yaklaşık 16 kilometre uzaklıktaki bir şehir dışı yerleşim yeriydi. 1970’te kurulan şehir, “Sovyetler Birliği’nin en iyisi” hedefiyle tasarlanan modern ve yenilikçi bir atom şehriydi. Günümüzde varlığını sürdürmeyen Sovyetler Birliği; Rusya ve Ukrayna’nın da dahil olduğu 15 cumhuriyeti kapsayan bir devletti.

Pripyat; sinema, yüzme havuzu, lunapark ve yaklaşık 50 bin kişilik bir nüfusu barındıran birçok yüksek apartmana sahipti. Ayrıca, FC Stroitel Pripyat adında bir futbol takımı da vardı.

Takımın adındaki “Stroitel” kelimesi “kurucu” anlamına geliyor. Takım, inşaat yöneticisi Vasily Kizima’nın da desteğiyle, Çernobil tesisinin ve Pripyat kasabasının inşasında çalışan kişilerden oluşturulmuştu. Spor, Sovyet toplumunda önemli bir yere sahipti ve devlet tarafından halkın günlük yaşamının bir parçası haline getirilmişti. Kizima durumu, “Dört vardiya çalışan insanlar var ve gidip dinlenebilecekleri bir yer yok. Bırakın biraz futbol izleyip biraz bira içsinler.” sözleriyle açıklamıştı.

Apartmanların gölgesinde kalan, gösterişsiz Pripyat futbol sahası, bir koşu pisti ile çevriliydi ve kenarında, soyunma odası olarak kullanılan bir kulübe ve tahtadan yapılmış küçük bir tribün de bulunuyordu. Takım, Sovyet futbol ligi sisteminin beşinci kademesi olan amatör ligde bulunmasına rağmen, çoğu zaman tribünleri dolu olurdu. Soviet Sport’a konuşan takımın savunma oyuncusu Alexander Vishnevsky “Pripyat’ta herkes futbolu sevmişti. İki bin kişi bizi izlemeye geliyordu.” diyordu.

Pripyat futbol sahasından, Çernobil Nükleer Santralinin 4 numaralı reaktörün 150 metrelik bacası, sınır çitinin hemen ötesinde görülebiliyordu.
Çernobil, 1977’de açıldı ve Pripyat sonuç olarak bir fabrika takımı hâline geldi. Takımın en genç oyuncusu Valentin Litvin hâlâ öğrenci olduğundan henüz fabrikada çalışmaya başlamamıştı. Litvin’in 5 erkek kardeşi vardı ve hepsi de iyi futbolculardı. Yakındaki Chistogalovka köyünde doğmuştu. Öğrenimini ise Pripyat’ta görmüştü.

Discover Chernobyl’den Valeriy Shkurdalov’a konuşan Litvin, “Dokuzuncu sınıftan bir olay hatırlıyorum” diyor ve ekliyor: “Matematik sınavım vardı ve aynı gün bir maçta oynamam gerekiyordu. Öğretmenimiz pencereden dışarı baktı ve ‘Bunlar kimi bekliyorlar?’ dedi. Bir otobüs vardı ve takım beni bekliyordu, hepsi yetişkin adamlardı.”

1978’de, mezun olduktan sonra, Litvin Çernobil’de mühendis olarak çalışmaya başladı. Kendisine, Pripyat’ta oynayan çoğu oyuncu gibi enerji santralindeki maaşının maaşına ek olarak az miktarda bir futbol harçlığı ödeniyordu; ilçe içindeki maçlar için iki ruble ve 50 kapik (bugünün parasıyla yaklaşık 3.25 sterlin), bölgesel maçlar için ise beş ruble (6.50 sterlin). Ancak bölge civarından futbol oynamaları için özel olarak getirilen takım arkadaşları da vardı.

“Onlara ‘kardelen’ deniyordu.” diyor Litvin. Onlara bu isim verilmişti çünkü kışın açan kardelenler gibi onlar da kışın sonlarına doğru geliyorlardı. “Enerji santralinden aldıkları maaşlar, maaş çizelgesine kaydediliyordu ancak herhangi bir iş yapmıyorlardı.”

Santral tarafından desteklenen FC Pripyat, kardelenlerin de aralarında bulunduğu yıldız oyuncuları ile birlikte profesyonel dördüncü lige yükselmek için şartları zorladı.

1981’de Dynamo Kiev ile bir lig ve bir kupa şampiyonluğu yaşayan eski SSCB forveti Anatoliy Shepel’i teknik direktörlük görevine getirdiler. Takım kaptanlığına yükselen Litvin konuyla ilgili “O an, takımımızın şekillenmeye başladığı andı” diyor. Beyaz forma ve mavi şort kombinasyonu ile maçlara çıkan FC Pripyat; 1981, 1982 ve 1983 yıllarında bölgesel kupayı kazandı ancak ligde zorlandı ve beşinci lige demir attı.

1986’da kulüp, Avangard Stadyumu adında, daha iyi tesislere, projektörlere ve büyük kapalı bir tribüne sahip yeni bir stadyum inşa etti. Tamamlandığında 11 bin taraftara ev sahipliği yapacaktı. O dönemlerde, yetkililer Çernobil’de beşinci bir reaktör inşa etmeyi planlıyorlardı. Vasily Kizima, “Stadyum, şehir için reaktör kadar önemli.” demişti.

Stadyum, 1 Mayıs 1986’da resmi olarak açılacaktı ancak öncesinde, 26 Nisan’da, Pripyat’ın Borodyanka ile karşılaşacağı bir kupa yarı finali mücadelesi oynanacaktı.


O sabah saat 01.23’te, Çernobil Nükleer Santrali’nin 4 numaralı reaktöründe bir patlama meydana geldi. Pripyath halkı bir şimşek gördü ve bir patlama duydu. Şiddetli yangın karanlıkta görülebiliyordu ve itfaiyeciler olay yerine sevkedilmişti.

Bu, Çernobil’deki ilk kaza değildi (1982’de çekirdekte kısmi bir erime meydana gelmişti) ve kısa süre içinde sona ereceği sanılıyordu. Gökyüzünden küller yağarken yetkililer dışarıda yangını izliyordu. Gün doğumunda yangının söndürülmesiyle, hayatlarına devam ettiler. Alışverişe gittiler, 1 Mayıs töreni için hazırlık yaptılar ve büyük maçı izlemek için takımlarının stadına doğru hareket ettiler.

Valentin Litvin geceyi ailesiyle beraber birkaç kilometre uzaktaki Yampol’de geçirdi. Eşi, ikinci çocuklarının doğumundan sonra ortaya çıkan sağlık sorunları nedeniyle Pripyat’ta hastanedeydi ve ailesi bebekle ilgileniyordu. Litvin, saat 9.00’da antrenman için Pripyat’a döndü ve kasabanın girişinde polis tarafından durduruldu. Litvin bu konuyla ilgili, “Onlara, ne olduğunu sordum ancak bir şey bilmiyorlardı. Sonra köprüyü geçtim ve stadyuma gittim.” diyor.

Litvin, o güneşli günde, insanların şehirde çocuklarıyla gezip dolaştığını hatırlıyor. Bir sokak satıcısı sebze satıyordu. Hiçbiri Çernobil’in, nükleer enerji tarihindeki en büyük kazaya tanıklık ettiğinin farkında değildi. Bir şeylerin yanlış gittiğinin tek belirtisi, santralden hareket ederek yollara dekontaminant (bulaşıcı maddelerden temizleyici) püskürten araçların görüntüsüydü. Pripyat, 36 saat boyunca tahliye edilmeyecekti.

Litvin, diğer oyuncular ve antrenörlerle stadyumda buluştu. Borodyanka takımının Çernobil’in oldukça uzağında durdurulduğunu öğrendi. Ardından Litvin, maçın oynanıp oynanmayacağını öğrenmek için dokuz katlı bir apartmanda bulunan kulüp merkezine gitti. Gittikten kısa bir süre sonra antrenörlerden biri geldi ve Litvin’e helikopterin sahaya indiğini haber verdi. Litvin çatıya çıktı. “Nükleer enerji santralini görebiliyordum ve tahrip olmuş 4 numaralı reaktörün üzerinden dumanlar yükseliyordu.”

Litvin’in aklında artık futboldan çok eşi vardı. Hemen hastaneye gitti ve önceki gece yaşananlar hakkında konuştular. Litvin, “Tabii ki her şeyi görmemişti. Gürültü ve telaş vardı. Doktorlar, binanın içinde koşturarak sayıca yetersiz olan infüzyon setlerinden arıyorlardı. Kaza mağdurları art arda geliyordu.”

Litvin’in eşi taburcu edilememişti. Bu nedenle kaçmak zorunda kaldılar. Litvin, eşinin zemin kat penceresine tırmanmasına yardımcı oldu. “Santrali görebilecekleri bir tepeye oturmuş olan hastalar vardı. Helikopterin, patlayan reaktöre malzeme bırakmasını izliyorlardı”

Litvin ve eşi bir motorsikletle, boş otobüslerin oluşturduğu uzun kuyrukları geçerek Pripyat’tan ayrıldı. “Kasabaya gelecek ve tahliyeyi başlatacak olan kuvvetleri bekliyorlardı. Temel radyasyon seviyesi hâlihazırda çok yüksekti. Otobüsler ertesi gün, 27 Nisan öğlene kadar gelmedi.”

Sovyetler Birliği, Çernobil’deki kazayı kendi vatandaşlarından bile gizli tutmaya çalıştı. Litvin, “Olanlara dair hem bilgi edinemiyorduk hem de inanmıyorduk. Ben de birçokları gibi reaktörün patlamasının mümkün olmadığına inanıyordum.”


Patlamanın gerçekleştiği yerden 1200 kilometre uzaktaki İsveç’te yüksek radyasyon seviyesi tespit edilmesiyle, nihayet 28 Nisan’daki kazadan dış dünya da haberdar olmuştu.

Çernobil faciası, ABD'nin Hiroşima'ya attığı atom bombasından en az 400 kat daha fazla radyasyon yaydı. Tesis çevresindeki 30 kilometrelik alanı kapsayan bir yasaklı bölge oluşturuldu. Pripyat halkının evlerine geri dönmesine asla izin verilmedi ve çoğu yaklaşık 50 kilometre uzaklıktaki Slavutych şehrine taşındı.

Alexander Vishnevsky’nin de aralarında bulunduğu bazı Pripyat oyuncuları, FC Stroitel Slavutych adında yeni bir kulüp kurdu. Valenin Litvin ise Obukhiv’in yolunu tuttu ve FC Zorya Vladislavka’da oynamaya başladı.

Tahliye edilen bir başka oyuncu, gelecekte Milan ve Chelsea’nin forveti olacak Andriy Shevchenko idi. Shevchenko dokuz yaşındaydı ve Dynamo Kiev’in altyapısında oynuyordu. Kiev, Çernobil’e en yakın büyük şehirdi. Bu yüzden, Shevchenko ve diğer çocuklar 400 kilometre güneye, Karadeniz’in kıyısındaki antrenman kampına götürülmüştü. Her şeye rağmen futbol devam ediyordu.

2 Mayıs’ta, kazanın ardından bir hafta geçmeden, Dynamo Kiev; UEFA Kupa Galipleri Kupası finalinde Lyon’da Atletico Madrid ile karşılaştı. Basına konuşan Dynamo Kiev teknik direktörü Valeriy Lobanovsky, “Oyuncularım Çernobil’deki durumun farkındaydılar ancak bu onların maça hazırlıklarını etkilemedi.” dedi. Dynamo; Sovyet yıldızlar Oleg Blokhin, Vasili Rats ve Igor Belanov’a sahip takımıyla Atletico’yu 3-0 mağlup etti.

Çernobil’e dönecek olursak, yapılacak birçok önemli iş vardı. Alexander Vishnevsky ve Valentin Litvin, kurtarma ve temizleme sürecinde tasfiye görevlisi olarak çalıştılar. Litvin santralin alt katlarındaki dekontaminasyon (sterilizasyon öncesinde fiziksel/kimyasal yöntemlerle bir yüzey veya malzemeden organik madde ve patojenlerin uzaklaştırılması) işlemine yardımcı oldu. Bu bölümdeki radyasyon seviyesi o kadar yüksekti ki bir canlının buna birkaç dakikadan fazla maruz kalmaması gerekiyordu. Patlayan reaktör çekirdeğinin öldürücü grafit parçaları çatıdan aşağı dökülüyordu.

Tasfiye görevlileri, maruz kaldıkları radyasyon miktarını sınırlamak amacıyla üzerlerinde radyasyon haritaları ve dozimetreler (maruz kalınan radyasyon miktarını belirleyen cihaz) taşıyorlardı. Ancak Litvin, işi bitirene kadar sık sık emniyetli sınırları aştıklarını söylüyor. Yaklaşık 600 bin erkek ve kadın temizleme safhasında cesurca görev aldı ve sonucunda Avrupa’nın büyük bölümünü yaşanmaz hâle gelmekten kurtardılar.

Bir tasfiye görevlisi, helikopter pilotu Eduard Korotkov, o yaz her gün iki saat hasarlı reaktörün etrafında dolaştığını ve ardından geceleri televizyonda futbol maçı izlediğini söyledi. ‘Çernobil Duası’ isimli sözlü tarih kitabında konuyla ilgili “Dünya Kupası oynanıyordu, çok fazla futbol konuşuyorduk.” diyordu.

Meksika’da düzenlenen 1986 Dünya Kupası’nda, Sovyetler Birliği’nin kadrosunda Dynamo Kiev’in yıldız üçlüsü; Blokhin, Rats ve Belanov bulunuyordu. Teknik direktörleri de Dynamo Kiev’in teknik direktörü Lobanovsky idi. Lobanovsky bir kez daha, Sovyetler Birliği’nin gizlediği kazanın üzerinde durmamaya çalışmıştı: “Devletimizin, uluslararası basın tarafından yürütülen kampanyanın ardından gerçekten ne olduğu ile ilgili tüm gerçekleri gazetecilere açıkladığını düşünüyorum.” Macaristan’ı 6-0’la hezimete uğratıp grubunu zirvede tamamlayan Sovyetler Birliği, Leon’da oynanan maçta Belanov’un hat-trickine rağmen uzatmalar sonucunda Belçika’ya 4-3 kaybederek kupaya son 16 turunda veda etti.


FC Pripyat’ın halefi FC Slavutych’ın varlığı ise kısa ömürlü oldu. Takım, 1987 ve 1988’de amatör ligde mücadele ettikten sonra faaliyetlerine son verdi.

Oyuncular ve taraftarlar farklı bölgelere dağılmıştı ve hepsinin kafası Çernobil’in tasfiyesiyle meşguldü. Pripyat’taki ve yasak bölgedeki çok sayıda insan hasta olmuş veya hayatını kaybetmişti. Kazadaki toplam ölü sayısı Sovyet resmi kaynaklarına göre 31 olmasına rağmen diğer tahminler bu rakamın çok daha fazla olduğunu söylüyor.

Paslanmış aydınlatma projektörleri, aşırı uzamış çimleriyle doğanın geri aldığı hayalet şehirde yükselen stat, günümüzde turist akınına uğruyor.‘Discover Chernobyl’ adında bir Facebook sayfasını yöneten Vlaery Skhurdalov, Pripyat ve yasak bölgede tur rehberi olarak çalışıyor.

Shkurdalov, “Saha ağaçlarla kaplanmasına rağmen stadyum, turistler tarafından sıklıkla ziyaret ediliyor.” diyor. Shkurdalov’un yasak bölgeye getirdiği ziyaretçilerden biri de Valentin Litvin’di. Litvin bugünlerde emekliliğini yaşıyor ancak hâlâ futbol oynuyor ve yerel ölçekte hakemlik yapıyor. Litvin, kazadan sonra ilk kez Pripyat’a dönmüştü.

Çernobil’i temizleme projesinin 2065 yılında tamamlanması planlanıyor. Uzmanlar, radyoaktif kirliliğin üç bin yıl boyunca süreceğine inanıyor. Sonuç olarak, kimsenin yakın zamanda Pripyat’ta futbol oynaması mümkün olmayacak.

Fotoğraflar: Discover Chernobyl, Valeriy Shkurdalov, Valentin Litvin.

Çeviri: Berk Koz


*Okuduğunuz yazı, ilk olarak Eylül 2019 tarihinde fourfourtwo.com'da yayınlanmıştır.

Bu blogdaki popüler yayınlar

Gerçek Pierre'i Tanımak İster Misiniz?

33 Yıl Sonra Şampiyon: Hiçbir Şehir, Kahramanlarını Napoli Gibi Sevemez